Dün Picnic Hippo oyun şirketinin yönetim kurulu başkanı,  Türkiye başta
olmak üzere ABD’de hem Silikon Vadisinde hem de Newyork’ta yatırımları bulunan Bora Uygun’un konuşmacı olduğu etkinlik vardı. Sonlarına doğru yetişmeme rağmen etkinliğe katılma imkanı olmayan mobil oyun sektörüyle ilgili arkadaşlar için aldığım notları paylaşıyorum.

Konuşmanın temel konusu iphone / ipad için geliştirdikleri Bucketz ve onun eksenin mobil oyun sektörüydü.

Öncelikle mobil oyunlar (hatta genel oyun sektörü) hakkında öğrendiğim en ilginç bilgilerden biri oyunun geliştirilmesinden çok, oyun kullanılmaya başladıktan sonra bussines intelligence ve data analytics için çok ciddi çalışmalar yapmaları. Yani oyunu kaç kişi indirmiş, bunlar oyunun neresinde çıkmışlar, hangi bölümlerini sevip hangilerini sevmemişler hepsi yorumlanıyor. Bu test için önce deney grubuna oyun oynatılıyor ve bu analizler yapılıyor. Bunun için ideal denek sayısı 5.000 kişi. Örneğin Bucketz önce bir güneydoğu asya ülkesinde denenmiş daha sonra o sürüm üzerinde analiz ve geliştirmeler yapılarak global piyasada satışa çıkmış.

Bora Uygun’un söylediğine göre Türkiye oyunların test aşaması için en
uygun yer.  Çünkü Türkiye, oyuncuların tepkisini agresif bir şekilde gösterdiği bir yer.

Oyun sektöründeki en büyük pişmanlık

Bora Bey’e oyun sektöründeki en büyük pişmanlığı sorulduğunda, ilk oyunumuzu 50mb üstünde çıkarmak olduğunu söyledi. Malum 50mb üstü oyunlar 3g bağlantıyla indirilemiyor, wifi bağlantısıyla indirilebiliyor. Bu da insanların yükleme işini akşam eve ertelemelerine sonra da unutmalarına sebep oluyor.

Çirkin bannerlar

Soru cevap kısmında gündeme gelen konulardan biri de gelir modelleriydi. Bunlardan en çok talep göreni elbette freemium modeli. Bu konudaki yöntemlerden biri de oyuna reklam bannerları ekleyip premiuma geçenlerde reklamı kaldırmak. Bora Bey’in ilginç gözlemlerinden biri de bu konudaki bazı tasarımcıların kullanıcıları premiuma geçirmek için en çirkin bannerları yapmayı vaad etmeleri.

Serbest oyun programcısıyım nasıl para kazanabilirim?

Bu soru Yıldız Teknik Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği öğrencisi bir arkadaşımızdan geldi. Oyun geliştiriyorum, pazarlama bütçem yok, publisherlara para vermek istemiyorum  ne yapmalıyım?

B.U.: “İşin çok zor, facebook ve sosyal medya entegrasyonu yapıp Allah ne verdiyse abanacaksın.”

Ve girişimcilik üzerine;

Bora Uygun daha önce 12 firma açıp kapatmış bir isim. Her biri onun için bir ders olmuş. Bazıları muhasebe hatalarından, bazılarının para kazandırmasına rağmen emeklerine göre daha az kazandırmasından, bazıları ise daha fizibil alanlar bularak şirketin fokusunu değiştirmesinden kaynaklanıyormuş.

Girişimi ne zaman bırakmalı? 

Sayın Uygun’a göre, kendi kendimize “yüksek mühendis adamım, bu maaşı çalışan olarak da alırım” dediğiniz an o şirketi kapatmayı düşünmelisiniz.

Ve Bora Bey’in ortağı Can Bey’in hoşuma giden sözüyle bitiriyorum;

“İnternet, dünyada demokrasiye en çok yaklaştığımız teknolojidir.”

Yorum bırakın